Sayfalar

15 Temmuz 2019 Pazartesi

SABİT HAT


Yazar: RAINBOW ROWELL
Kitap Sayfası: 352

Alıntı:
"Yani eğer aşıksan, aşık olacak kadar şanslıysan sen kim oluyorsun da bunun seni mutlu etmeye yetip yetemeyeceğini sorguluyorsunuz?"
Herkese selam millet. Nasıl gidiyor hayat? Benimkisi her zamanki gibi sıkıcı. Yapacak bir şey bulamıyorum. Sadece kitap okuyorum. Tabi sürekli kitap oku oku sıkılmaya başladım. Bayram gelsede bir an önce tatile çıksam diye artık gün kovalıyorum. Havalarda bu ara çok güzel oldu😂 Sıcak şikayet ederken bir anda bastıran yağmur, sanırım şu ana kadar olan en güzel şey oldu. Kapalı havaları çok seviyorum. Ne kadar kitap okumaktan sıkılsamda, kapalı havada kitap okumak ayrı güzel oluyor. Belki bu evde oturmama sebep olduğu içindir. Kim bilir?😂 Evet, şimdi kitabımıza geçelim. Bugün sizlere Rainbow Rowell'ın Sabit Hat adlı eserini yorumlayacağım. Rainbow Rowell'ı mutlaka duymuşsunuzdur. Kitaplarının ne kadar tatlı olduğu bakar bakmaz anlaşılıyor. Bu yüzen kendisinin kitaplarını çok severim. Hatta son kitabı hariç bütün eserlerini okudum. Hepsi de harikaydı ama kötü haberi vereyim sizlere hemen: Sabit Hat, maalesef beklentilerimin baya altında oldu. Nedenini sizlere anlatacağım. Şimdi kitabın konusunu sizlere anlatmakla başlayalım.
Baş kahramanımız Georgie, yoğun bir iş kadınıdır. İşleri yüzünden ailesiyle pek vakit geçiremez. Eşi ( Neal ) ve çocuklarıyla Omaha'ya gidemediğinden dolayı araları bozulur ve evlilikleri tehlikeye girer. Annesinin evine giden Georgie, orada eski bir telefon bulur. Bu sabit hatlı telefon dışarıdan bakıldığında gayet sıradan bir telefon gibi durmaktadır; fakat değildir. Georgie, bu telefonla Neal'i aramaya kalkar ve konuşmaya başladığında farkeder ki, telefondaki konuştuğu kişi şimdiki zamanın Neal'i değil, 10 yıl öncesinin Neal'iydi. Kısacası bu telefon Georgi'yi geçmişe götürüyordu. Böyle dediğim zaman kitabın konusu çok güzel duruyor. Özellikle benim açımdan. Çünkü ben böyle sıra dışı, fantastik konuları çok severim. Fakat bu kitapta sevemedim. Kitabın konusundan dolayı, bir geçmiş bir şimdiki zaman, kafamı çok karıştırıyordu. Bundan bana pek uymadı. Rowell'ın sevmediğim tek kitabı oldu. Sürekli bir dram mevcut. Bir süre sonra bu beni boğmaya başladı. Kitabın biraz daha eğlenceli olmasını bekledim. Çok günlük konular işlemiş. Şimdi diyeceksiniz: Hangi günlerinde böyle bir telefonla görüşme yaptın? Tabi ki hiç bir zaman. Benim günlük olarak kastettiğim Georgie'nin işten eve, evden işe yapmasıydı. Araya telefonun kaymasına şükreder oldum😂 Evet, konu kısaca böyleyken şimdi sizlere yazım dilinden bahsedelim.
 Rowell diğer eselerinde kullandığı üslubu ve sadeliği bu kitabında da koruyor. Betimlemelerinin yeterli olduğunu düşünüyorum. Kitap akıcı diyemeyeceğim. Bu yazarın yazımıyla değil, konusunda dolayı olduğunu düşünüyorum. Belki de bunun sebebi diğer eserlerini okuyunca, Sabit Hat'ta çıtayı yüksek tuttum ve bu çıtayı geçemedi. Hatta altında kaldı. Maalesef Rowell bu kitabı olduramamışsın. 
Evet arkadaşlar. Bugünkü yazımın sonuna gelmiş bulunmaktayız. Sizin en sevdiğiniz Rowell eseri hangisi? Yorum kısmına yazmayı unutmayın😊 Benimkisi Asla Vazgeçme. Umarın bugünkü yazımla sizleri sıkmamış, bilgilendirmişimdir. Bir sonraki yazımda görüşmek üzere, kendinize iyi bakın. Bol kitaplı günler😊👋
⭐⭐⭐
PUAN: 3/5

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder