Yazar: SARAH J. MAAS
Kitap sayfası: 500
ALINTI:
"Yargılarda bulunmuyorsan akla ne gerek var?"
"Peki ya insanları aklının acımasız yargılarından sakınmayacaksan kalbe ne gerek var?"
Herkese yeniden merhaba arkadaşlar. Nasıl gidiyor? Yarın karneler alınıyor. Umarım kötü notlar yoktur😄 Benim de bu yıl okul bitti. Mezun oluyorum artık. Bir, iki ay tatil yapıp iş hayatına atılma gibi planım var. Tabi bu bir, iki ay tatilimi iyi değerlendirip bolca kitap okumayı düşünüyorum. İşe başlayınca kitaplara yeteri kadar vakit ayıramayacağım. Bu arada Haziran ayının dördüncü kitabına geçtim. Hercai'yi okuyorum. Çok merak etmiştim. Baya gündemde olan kitaplardan biri sonuçta. Kitabı bitirince sizlere yorumunu yapabilirim. Belki bir, belki iki kitap yorumu sonra Hercai'yle karşılaşırsınız, kim bilir😄 Neyse bu kadar sohbet yeter. Kitap yorumuna geçmeden önce belirtmeliyim ki ufak tefek spoillerla karşılaşabilirsiniz. Buna göre kemerlerinizi takın ve kitap yorumuna geçelim! 😊
İlk olarak sizlere konudan biraz çıtlatmakla başlayacağım. Öncelikle Cam Şato Serisinin ilk kitabını sizlere tanıtacağım. Adarlan suikastçısı Celaena'nın hikayesini anlatan uzun bir serinin ilk
adımını atmaya başlıyoruz. Celaena işlediği suçlardan dolayı sürgündeyken bir gün
muhafızlar tarafından alınıp Cam Şato'ya getirilir.(Evet şato gerçekten camdandır ama sadece belli kısımları) Kralın yaveri olması
şartıyla sürgünden kurtulacağına dair bir anlaşma Prens Dorian tarafından
Celaena'ya iletilir.Tabi öyle elini kolunu sallaya sallaya yaver olamayacağını yapılacak
olan düelloda kazanan olarak gelirse yaver olacaktır. Bu düello için 23 yaver, 13 haftalık sınava
tâbi tutulacak. Hepinizin tahmin edeceği üzere düelloya kadar geçen zamanda ve
düello sırasında birçok gizemli olaylar olur. Kitabın en çok
sevdiğim özelliklerinden biri de buydu. Sürekli bir hareketlilik mevcut. Macera, kavga, eğlenceli partilerin yanı sıra aşk, nefret, intikam, kalpten gelen dostluklar
gibi birçok duyguyu bir arada barındıran bir kitap. Bu kadar çok olayı ve
duyguyu bir araya getiren yazara hayran kaldım. Gerçekten çok yetenekli.
Kitapsa tek kelimeyle mükemmel ve çok farklı. Kitapta geçen olaylar ve karakterler arasındaki bağlantıları daha önce
okuduğum hiçbir kitapta karşılaşmadım. Okurken "Aa bak bu suçlu. Bu
yaptı." derken bir bakıyorsunuz karakter masum çıkıyor. Olayların tahmin
edilememesi kitaba ayrı heyecan katıyor.
Ana karakterlerimizden Celaena benim
ilk kitap için favori karakterim oldu. Duruşu, davranışı ve verdiği kararlarla
harika bir karakter. Özellikle kitapta yazarın Celaena'yı
görünüş olarak betimlemesini okurken hayalimde canlandırmak beni biraz zorladı.
Çünkü gerçek hayatta karşılaştığımız görünüşlerden biraz uzak. Tabi tek bu
betimleme değil, birçok kötü karakterlerden tutun da çevrenin betimlemesine
kadar her şey çok farklı. Hiç camdan şato olur mu diye soracağım. Cevap ortada 😂 Kısacası bu kitaptaki dünya kendine özgü. Başka bir kitapta veya filmde,
dizide görmedim. Neyse lafı uzatmadan devam edelim.
Diğer karakterleri sevmedim
diyemem. Chaol ve Prens Dorian, Celaena'dan sonra ön planda olan iki
karakterlerdir. İlk kitap için fikrim Team Dorian 😂
Son olarak kitabın yazım stiline değineceğim. Üçüncü ağızdan yazılmış, sade bir
dile sahip. Sadeliği ve süslemeden uzak olmasıyla
hemen bitiveriyor.
Bu seriden en son okuduğum beşinci
kitabıydı. Belirtmeliyim ki beşinci kitap son değil, hala devam
ediyor. Beşinci kitaba kadar iyi veya kötü çoğu kez fikrimi değiştiren olay oldu ama size
bunlardan bahsetmeyeceğim, diğer serinin diğer kitaplarının incelemelerini yazarken sizlerle
paylaşacağım.
Evet millet! Bugün bu incelemeyle günü
kapatıyorum. Bir sonraki yazıya kadar kendinize iyi bakın. Bol kitaplı günler 😊👋
⭐⭐⭐⭐⭐
PUAN: 5/5
Kitap blogu görmek beni çok mutlu ediyor ya ♥ :D Takipteyim, sevgiler,
YanıtlaSilKitapların Senfonisi