SERT ISIRIK

Yazar: CHLOE NEILL

Kitap Sayfası: 384

ALINTI:

"Hiç kimse aşkın kolay bir şey olduğunu söylemedi, muhafız."

Herkese merhaba millet. Kısa bir aradan sonra sizlerle yeni yazımı paylaşmaya geldim. Nasıl gidiyor hayat, keyifler ne alemde? Ben köye geldiğimden aşırı sıkılıyorum. İnternetim de bittiğinden daha da çok sıkılıyorum. Bunun tek iyi yanı var kitap okuyorum sadece. Bir önceki yazımda sizlere Ağustos ayına Sert Isırık adlı kitapla başladığımdan söz etmiştim. Dün bitirdim. Yani toplam 4 günde 378 sayfa okudum. Daha kısa sürede okuyabilirdim ama ilk iki günde pek kitap okumadım. Buna göre değerlendirirsek bence gayet başarılı bir okuma gerçekleştirdiğimi düşünüyorum. Son iki günde kitap okumayı arttırdığımdan şu anda okuma isteğim yok. Yine de okumak için zorluyorum diyebilirim. Bu arada şu anda Sonsuzluğun Sınırında’yı okuyorum. Evet, uzun süredir sizlerle kitap yorumu paylaşmıyordum. Bundan ötürü bugün sizlerle kitap yorumu paylaşacağım. Hadi şimdi kitap yorumuna geçelim.

Bugün sizlere Sert Isırık adlı kitabı yorumlayacağım. Sert Isırık, Chicago Vampirleri Serisi’nin dördüncü kitabıdır. Üçüncü kitabını hiçbir yerde bulamamıştım ama bu kitabı çok rahat buldum. Fakat asıl sıkıntı bundan sonra başlıyormuş, kitabı okuyunca anladım. Nedenini sizlere yazının sonlarına doğru söyleyeceğim. Sert Isırık’ta Merit ve arkadaşlarının maceraları tam gaz devam etmektedir. Ortalık iyice karışmaya başlar. Chicago ikiye bölünür. Vampirleri sevenler ve sevmeyenler. Maalesef sevmeyen kısmı daha çoğunlukta olup, vampirlerin Chicago’yu terk etmeleri için protestolar yapmaya başlarlar. Bu durum karşısında Başkan Tate, Merit ve Ethan arasında yeni bir sorun doğar. Bu kitapta sorunlar Merit’in değil de Ethan’ın başına gelir. Bir muhafız olan Merit, bu durumdan sorumlu olduğundan çözmeye başlar. Vampirler iyice kontrolden çıkmaya başlar, alemler yayılır. Fakat bu alemler normalde oldukça uzaktır. Bunun nedeni V adında bir uyuşturucu vampirler arasında oldukça popüler olmaya başlamıştır. Bütün bunları çözmeye çalışırken birde Chicago’ya Darius’un gelmesiyle işler iyice zorlaşır. Kitabın sonunda o kadar kötü bir olay yaşanır ki neredeyse ağlayacaktım. Çok moralimi bozdu. Tabi ben bunun önceden olacağını biliyordum. Başka bir blogdan okudum. Yinede kitabı bırakmayıp devam ettim. Bir sonraki kitabını çok merak ediyorum ama size yazının başında bahsettiğim sıkıntı buydu. Kitabın devamı Türkçeye çevrilmemiş. Bu kadar heyecanlı bitmesi ve okuyamamak çok kötü oldu.

Konusunda sizlere bahsetmiş oldum. Şimdi de yazım dilinden bahsedelim. Bu kitap bana diğerlerinden biraz ağır geldi. Belki aşırı uzun olduğundan olabilir. Tam olarak nedenini bulamadım. Kitap başlarda çok akıcı gidiyordu, ortalara doğru bir bocalama oldu akışından zorlanma olduğunu düşünüyorum ama sonlara yaklaştıkça bu durum tam tersine döndü, kitabı elimden bırakamaz oldu. Kitap öncekiler gibi ilk sayfalarında önceden ne olduğuna dair olaylar ve karakterler hakkında hatırlatmalar yapıyor. Bunu çok seviyorum. Çünkü bir anda çok kitap okuyunca ne oldu, ne yaşandı her şeyi unutuyorum. İşte arkadaşları bir kitap yorumunun da sonuna gelmiş bulunmaktayız. Sert Isırık’tan sonra yeni bir kitaba geçmek beni çok zorluyor. Bir türlü adapte olamıyorum. Vampirlerden, zaman yolculuğuna atladım birden. Umarım kısa sürede adapte olurumda rahatça okurum. Sonsuzluğun Sınırında’yı birçok kişi beğenmiş zaten. Ben ters tepmezse bende beğeneceğim. İki, üç gün içerisinde bitirirsem belki sizlerle onun yorumunu paylaşırım. Bakalım neler olacak 😊 Artık sohbetimizi de burada bitirelim. Kendinize iyi bakın. Okulların açılmasına az kalmışken bu kısa zamanı iyi değerlendirip bol bol kitap okumayı unutmayın. Bol kitaplı günler !!  👋😊

⭐⭐⭐⭐

PUAN: 4/5